12 Mayıs 2015 Salı
Aynasından gölgesine...
Bir hiçten öteye gidemedim gölgem için. Kimi kandırıyorduk ki sahi? Zamansız edilen vedalara sığındım, mecburdum. O ise hiç sorgulamadı, öylece kabul etti. Ne diyebilirdim ki ona? Gitme! , mi deseydim? Olmaz. Gururum izin vermiyor, kendime olan saygım izin vermiyor. Gölgem haddini aştı, gölgem bana ihanet etti çünkü beni hiç takip etmemiş. Ben arkamdaki karaltıyı o sanmışım ve devam etmişim o ise kırık bir aynadan güzelliğini keşfetmeye çalışıyordu. İkimiz de yanlış olgulara sığınmış birer korkaktan fazlası değildik ve en kötüsü de şuydu ki ikimiz de bunu çok iyi biliyorduk. Gerçeğe döndüğümüzde ellerimizden kanlar akıyordu. Çok can yaktık, en çok da kendimizi yıprattık. Zorladık, belki sevgiyi buluruz sandık, olmadı. O şimdi başka kollarda huzur bulurken ben yine kuytularda kendi fikirlerimi demliyorum. Açık hava sinemasında ağır bir sanatlı film koymuşlar ki sorma, kafamdan bir kafa daha oluştu, hissettim. Ben kuytularda beynimle baş başa kalırken ve düşüncelerime ruhumu siper etmişken, o alsın yarini koynuna ve yudumlasın keyifle çayını. Ben demlenirim, o içsin...
11 Mayıs 2015 Pazartesi
İÇİMDE ÖLEN BİRİ VAR
Yine hüzün var tüm masalarda... Onlar eğleniyor belki, bağırıp çağırıyorlar, kendilerinden geçiyorlar belki, biraz daha neşeleri sızıyor benliğime. Hayat tuhaf doğrusu, birileri ölüyor usulca kuytularda, sessizce... bir şarkısı kalıyor geriye, bir de onları anlatacak birileri kalıyor. Ne yazık...zaman denilen olgunun kazık atması, her yeni gün zor geliyor işte, ne yapacaksın acıyla olgunlaşmaktan başka seçeneğin yoktur. Yaşamak zorundasın, yavaş yavaş, sindire sindire, kendinden geçe geçe... bir ışıltı görür gibi olursun, yalan! İnanma, aldanma ona, kanma sakın. Alırlar elinden onu, öylece sap gibi kalırsın, bok gibi olursun. Birileriyle dalga geçerek acınızı bastıran zavallıya dönüşürsün farkında olmadan. Birileri gelir birileri gider, geriye senden başka kimse kalmaz. Hayatının en saygıdeğer ölüsünü görürsün, buna rağmen ileriye ait şaşkınlıktan başka elinde bir şey kalmamıştır. Ona en sevdiği şarkıyı armağan edersin, belki duyar da sokulur yanına diye. Kim bilir belki bir dalgayla kıyına vurur. Eteklerini ıslatır, kendinden geçersin, bir ihtimal. İçmediğin halde üstün basın leş olmuştur, en az onlar kadar sarhoşsundur. Bir mekana girersin elinde geçmişten kalan bir ölüm kağıdı öylece tavanı izlersin ve o iğrenç koku vurur suratına. BUGÜN SAÇMALAMAK SERBEST denilse diyelim, mekandan sağ çıkmanın imkansız olmasını dilersin, sadece tümSaçmalığı dinleyebilmek... içine işler doyasıya. O sapıtmış insanlar bile eğlendiremez seni. Korku sarar bedenini, kusmak istersin tüm pisliklerin üzerine. Onun ruhunu istersin sadece, geri gelmesi mucize olabilecek şeyleri geri istersin, sana ait olan ne varsa senin olmalıydı halbuki! Yok öyle bir dünya işte! Sadece içimde ölen biri var!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)